Vazgeçilmez, onsuz ya da onlarsız olması zor! hatta imkansız! olandır. Bireysel ve toplumsal vazgeçilmezler arasında şu üç’lü başta gelir:
1.Meclis
2.Hukuk
3.Vatandaşlık
***
Meclis, Türk Milleti’nin temsil edildiği yerdir. Bu Meclis, halkın seçtiği vekillerden oluşur. Meclis, “Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir M.K.ATATÜRK” ilkesinin yaşatıldığı temsil işlevindedir.
Meclis, yasama, yürütme ve yargı bağımsızlığının adresidir. İlk Meclis’ten bugünkü Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) kadar seçilen halk temsilcilerinden oluşur. Bu yapı ve işleviyle TBMM’sinin görev sorumlulukları memleket için yaşamsal önemdedir.
***
Hukuk, hayatın akışını düzenleyen kurallar bütünüdür. Kaynağı hak ve adalet ilkelerine dayanır. Hukuk kuralları insanların birbiriyle ilgili alış verişlerini, ilişkilerini, insan-mülk, insan-kamu işleyişini düzenler. Bireysel ve toplumsal fayda, huzur ve sosyal yaşam için her girişimde “hukuka uygunluk” temel alınmalıdır. Hukukun üstünlüğü her şeyden öndedir. Hukuk devleti olma da devletin en belirleyici dayanaklarındandır. Hukuk sistemi herkese lazım olandır. Modern toplumun en temel yapı taşı adalet ve nesnel kurallardan oluşan hukuk sistemidir.
Hukuk kuralları, kişiye, gruba ve ayrıcalık taşı-mama-lıdır. Herkes için hukuk ve adalet sosyal devlet olmanın da temelidir.
***
Vatandaşlık ise yaşadığı toprak ve memleketine karşı hak, görev ve sorumluluklarının bilincinde olmadır. Öncelinde akıl, beden ve ruh sağlığında olmalıdır. eş deyişle akıl, beden ve ruh sağlığı yerinde olan herkes vatandaş olarak önce kendine sonra yaşadığı yere karşı sorumludur.
Vatandaşlık toplumsal yapıda birbirine empatili davranmadır. Vatandaşlık memleket olmazsa ben de olma diyebilmedir. Bu nedenle de vatandaşlıkta “vatan, toprak ve memleket” önceldedir.
***
Sonuçta, vazgeçilmez üç’lü olarak Meclis, hukuk ve vatandaşlık başta gelen özelliklere sahiptir. Bu üç’lü Her koşul ve durumda birbirini tamamlayan işlevdedir. Bu üç’lüden biri diğerine tercih edilemez ve biri diğerlerine göre daha hafife alınamaz. Alınırsa sosyal, hukuk ve millet temsili göz ardı edilir. Hem birey hem de kamu yararı es geçilir. Herkes kendi hakkını aramaya kalkar. Şiddet, terör, gasp artar. Menfaat çatışmaları yaşanır. Çünkü, Meclis, Hukuk ve Vatandaşlık adaletli, sosyal devlet ve toplum olmanın temel kilit yapı taşlarıdır.