Sivil
Toplum Kuruluşları; ülkeye, siyasete temsil ettiği kitleye yol gösteren, plan
ve proje üreten, sorunlara çözüm arayan, sorunlarını çözümü konusun da kitleyi
örgütleyen yapılardır.
İlçemize baktığımız zaman, faal ve gayri faal olarak Yüz civarında dernek bulunmaktadır. Tabiî ki kurulan bu dernekler belli bir amaca ve kitleye yöreye hizmet vermek için kurulmuşlardır.
STK’ların, siyasete, tıkanıklık yaşanılan her hangi bürokratik engelde kitlesinin önünü açacak yaşanılan haksızlıklar karşısın da özgürce sesini çıkaracak pek dernek bulunmamaktadır. Genel olarak baktığımızda dernekler pasif çalışmaktadır. Birkaç derneğimiz aktif olarak görevine devam etmektedir. Bunda hiç şüphem yoktur. Bu dernekler görevlerini yapmak için çaba gösterirken, kıymeti fazla bilinmemektedir.
Bir çok dernek başkan ve yöneticinin ülkede yaşanılan olaylara bakışı değerlendirmesi, bu konu da çözüm arayışından yoksunlar. Hatta ilçe tanıtımına katkıda bulunacak o kadar dernek olmasına rağmen; Küçük konularla dernek yönetim üzerinde baskılar kurulmasına çalışılması da işin çabasıdır. Yapılacak etkinliklerde önyargı ile ahkam kesilmesi, yapılacak tanıtım ve organizasyonlarda küçülmeye neden olmaktadır.
STK olmak gerçekten yürek isteyen bir şey. Ama sivil toplum örgütü olarak görevini tam anlamıyla yerine getirirsen,. Sözüm onlara takım elbise giymek, kravat takmak, ben filan derneğin başkanıyım diye kendini tanıtmakta, bu işlere çözüm bulunmaz……
Halkı temsil eden kurumlar; halkın sesi, öncüsü ve hizmetkarı olsun. haksızlık varsa tepkili konulmalı, ‘’Bu gün bana yarın sana’’