Türkiye cumhuriyeti düşenin dostu mazlumun sığınağı garip gureba nın hamisi olmaktan şeref duyan bir milletin devamıdır. İnsanların, hatta ülkelerin başına ne gelir bilinmez. Bazen deprem , bazen sel bazen de savaş. Bulundukları, erişilmez zannettikleri konumlarını, güç yetmez imkanlarını kaybediverirler. Varlıklarının ve sağlıklarının hiç beklemedikleri bir anda ellerinden çıkıp gittiklerine şahit olurlar. İsyan etmek , etrafa zarar vermek, sinkaflı sözler sarf etmek, geçmişindeki özlediklerini geri getiremez. Bu baki olmayan fani yaşamda yapılan hataları düzeltme imkanı yoktur.Dolayısıyla hatanın en az olması, mücadelesi vermek ve başa gelene de sabredip, kaderim diyerek yaşamaya devam etmek gerekir.
Hiç bir fani yoklukla, sağlıkla, evlatla sıkıntı çekmek dahi istemez. Ancak hayatta olmaz dedikleri, bela ve musibetler başlarına geliverir. İşte tamda burada, merhametli olanlar düşenin yanında olmakla rahatlar ve dahi huzur bulurlar. İnsan olma bilinci de tabi ki sahiplenmeyi ve ihtiyaçlarını gideren bir el olmayı gerektirir. Bu onurlu millet ne badireler atlatmış ne savaşlar görmüş ama birbirine olan sadakat, hoşgörü ve sahiplenme iç güdüsü ile ayakta kalmayı başarmıştır.
Bir çok yabancı toplumun hala anlayamadığı bir güç var, bu milletimizde . insanlarımız o gücün hayır ve şerrin sahibi Allaha imandan olduğuna kayıtsız şartsız inanmışlardır. Yaratıcı sıfatında olan rabbimizin, bizi dilediğince sıkıntı ve rahatlamalarla imtihan edeceği ayetleri ile aşikardır.
Hadid suresi 23 ayet '' Böylece elinizden çıkana üzülmeyeceksiniz ve Allah'ın size verdiği nimetlerle şımarmayacaksınız. Çünkü Allah kendini beğenip böbürlenen kimseleri sevmez ''.
Yunus suresi 107 ayet ''Allah sana bir zarar dokunduracak olursa , onu o'ndan başka giderecek yoktur.Sana bir hayır dilerse , o zamanda o'nun hayrını engelleyebilecek yoktur. O lütfunu dilediği kuluna nasip eder.Allah çok bağışlayandır, çok esirgeyendir'' . Bakara suresi 155 ayet ‘’Çaresiz biz sizi biraz korku, biraz açlık, birazda mallardan, canlardan, ve ürünlerden eksiltme ile imtihan edeceğiz. Sabır gösterenlere müjdele’’.
Hiç bir kişi yada toplum yoktur ve olmayacaktır ki hesap sorulmasın, bolluk yada darlık görmesin. Ne mal mülk ne sağlık, nede makam hatta güzellik dahi baki değildir. Günümüz insanları inandıklarını beyan etmek için, araçlarının arkasına ‘’huzur islamda ’’ gibi yazılarla kurtuluşa ereceklerini zannediyorlar.İslamın söylem dini değil, yaşam dini olduğunu düşünemiyorlar.Her türlü sıkıntının anahtarı Kur’an ve Sünnet ışığında çalışmak, dilemek, ümitle ve dua ile mücadeleye devam etmektir.Bunların karşılığında oluyorsa şükür , olmuyorsa sabır göstermek düşer inananlara.
Bakara suresi 153 ayet ‘’Ey iman edenler ! Sabır ve namazla yardım isteyin. Şüphe yok ki Allah, sabredenlerle beraberdir’’.
Bakara suresi 156 ayet ‘’Onlar başlarına bir musibet geldiği zaman ; Biz Allaha ait kullarız ve sonunda ona döneceğiz derler’’.
İnsanoğlu varlık yokluk arasında bir hiç olduğunun bilincinde yaşamalı. Bir yaratıcı olduğunu onun emir ve yasaklarının kati ve tartışılmaz olduğunu hiç unutmamalı. Merhum Necip fazıl Kısakürek’in sözünü de akıldan çıkarmamalı; Var mı Allahtan yukarı Kabirden aşağı,toparlan ruhum gidiyoruz sen yukarı ben aşağı !!!