Bende akıllı telefonun birçok özelliğini severek kullanıyorum. Aradığım numaraları silmem,haftalık olarak listemi kontrol ederim. Kiminle hangi tarihte görüşmüşüm unutmam ve ortalama aralıklarla aylık rehberimde kayıtlı olan arkadaşlarımla hasbihal ederim.
Ne cuma mesajı atarım nede şu kadar kişiye bu mesajı atarsanız zengin olur hastalığınızdan kurtulursunuz safsatalarına da inanmam.Adam caminin önünden geçmez (tabi ki kendi tercihidir) ama perşembe gece yarısı resimli, şiir gibi manevi iklim oluşturacak sözler gönderir.İslam dininin mesaj atma dini olmadığını ayet ve hadisleri anlayarak özümseyerek yaşamak olduğunu bildiği halde zoruna gidiyor besbelli.
Bazıları gibi asla konuşulanı da kayıt etmem, bana göre o, arkadaşlık değil dostluk hiç değil. Bu haltı işlemek fetöcü arkadaşlarumıza has bir özelliktir. Dost arkadaş diye konuşulacağıda konuşulmayacağıda dertleşmek ve rahatlamak adına anlatırsınız. O hain senin sıkıntılı, düştüğün bu zor durumu fırsata çeviriverir. Yada derki sen bir gün bana şu konuda şöyle demiştin al kayıtlarını dinle diye (gerisini söylemiyorum) alnının ortasına çakıverir. Karşıdaki muhatabın bilğisi haricinde resimde, ses kaydı alınamaz. Hele video görüntüleri zinhar yasaktır.
Teknoloji baş döndürücü bir hızla gelişmekte uzakları yakın ettiği gibi yakınları da uzak etmektedir .Artık gittiğimiz dost aile sohbetlerinde dahi, küçük büyük herkesin elinde bir telefon,internet kotam bitmesin diyede sizin wi-fi adresiniz neydi diye sormaktanda çekinmezler. İyi niyet saf temiz duygular, bizi bizden aldı. Arkadaşlık dostluk yerini sanal, kimin, nerde, nasıl, hangi sıfatta yada makamda olduğu belli olmayan bir yalan dünyanın içine çekiverdi. Vakit geçsin çocuk ses yapmasın oyalanadursun diye umursamadığımız küçücük aletler bizleri bizden aldı ve çağımızın en büyük belası oldu.
Haram olan yanlış ve sapık ilişkilerin ortasında buldu bir çokları kendilerini.Babası yerindeki adam kız çocuğuna aşkım, sevgilim deyiverir oldu. Birşey olmaz, kimin haberi olacak derken ya savcılıkta yada mezarda buldu birçokları bu küçücük telefon yüzünden kendilerini.İçki her kötülüğün anası derken , her kötülüğün hainliğin terbiyesizliğin anası oluverdi cep telefonları.
İçki günah ve kötü bir alışkanlık ama ortam olursa içersin benzetmesi yaptığımızda masa üstü bilgisayarları evin baş köşesindeydi . Belki bir şekilde kontrol edilebilir bir durumları vardı.
Laptop çıktı kucakta her yerde taşınamayacağı için yine bir kontrol sağlanmıştı .
Silah çıktı mertlik bozuldu misali ahhh bu cep telefonları bizleri bizden aldı .Yalancı toz pembe hayatla gençlerimizi, insanlarımızı başıboş hayalperest yaptı .
Hayatında hiç gitmediği beldelerde ,giremeyeceği ayrıcalıklı mekanlarda yer bildirimi yapar oldu. Belki hiç tatmadığı yemediği yemeğin resimlerini paylaştı.Evde her halini çekip yayınlamakta dahi sakınca görmedi. Gittiği olur olmaz her yerde ve hatta durumda selfiler çekti. Selfi uğruna kazalar ve ölümler peşpeşe geldi.
Haksızlıkta etmeyelim kaza geçirmiş çaresiz durumda olan birine de o telefon sayesinde ulaşıldı.Birçokları küçük sermayelerle seyyar ticaret yapar oldu bu sayede.
Dostlar kültür karmaşası yaşıyoruz.İnsanımız zorda olsa, her türlü imkana bi şekilde ulaşıyor ve maalesef bolluk sarhoşluğu görgüsüzlük seviyesinde.
Çagımızın en kötü alışkanlığı siğara ve cep telefonu çünkü her an her yerde ulaşılması mümkün.Sigaranın faydalı olmadığı, hiçbir sıkıntınında çözümü olmadığı aşikardır.Cep telefonunun faydası tabiki tartışılmaz o halde daha dikkatli mesafeli olmaya çalışacağız.
Kontolsüz kullanma yerine ihtiyacımızı belirleyerek kullanılması yönünde ebeveyinler çok ama çok dikkatli olmak zorundalar.Çocuklarımıza hiç olmassa bu konuda örnek olmaya çalışalım.Cep telefonundan hırsız dolandırıcı namussuz ve her tür istismarcı çıkabileceğini unutmayalım.