MADDE MADDE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ – 2
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Ramazan Ateş

Ramazan Ateş

KALEMDEN DÖKÜLENLER

MADDE MADDE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ – 2

31 Ocak 2017 - 11:16

Anayasa değişikliğini izah etmeye devam ediyoruz. Bu 2. bölümde değişikliğin 6,7,8,9 ve 10. Maddelerini ele alıyoruz. Maddeler çok yer kapladığından özet olarak alınmıştır. MADDE 6- 2709 sayılı Kanunun 98 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve kenar başlığı metinden çıkarılmıştır. “MADDE 98- Türkiye Büyük Millet Meclisi; meclis araştırması, genel görüşme, meclis soruşturması ve yazılı soru yollarıyla bilgi edinme ve denetleme yetkisini kullanır. Meclis araştırması, belli bir konuda bilgi edinmek için yapılan incelemeden ibarettir. Genel görüşme, toplumu ve Devlet faaliyetlerini ilgilendiren belli bir konunun Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda görüşülmesidir. Meclis soruşturması, Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar hakkında 106 ncı maddenin beşinci, altıncı ve yedinci fıkraları uyarınca yapılan soruşturmadan ibarettir. Yazılı soru; yazılı olarak en geç onbeş gün içinde cevaplanmak üzere milletvekillerinin, Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlara yazılı olarak soru sormalarından ibarettir. Meclis araştırması, genel görüşme ve yazılı soru önergelerinin verilme şekli, içeriği ve kapsamı ile araştırma usulleri Meclis İçtüzüğü ile düzenlenir.” AÇIKLAMA ; Yürütme cumhurbaşkanlığında toplanmış ve başbakan ile bakanlar kurulu kaldırılmış olduğundan 99. Maddedeki gensoru denetimi de kaldırılmıştır. Diğer denetim yolları aynen devam edecektir. Mecliste hükümet için güvenoyu da yoktur. Zira hükümet (cumhurbaşkanlığı) halk tarafından doğrudan seçileceğinden buna gerek kalmamıştır. MADDE 7- 2709 sayılı Kanunun 101 inci maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “A. Adaylık ve seçimi MADDE 101-Cumhurbaşkanı, kırk yaşını doldurmuş, yükseköğrenim yapmış, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip, Türk vatandaşları arasından, doğrudan halk tarafından seçilir. Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir. Cumhurbaşkanlığına, siyasi parti grupları, en son yapılan genel seçimlerde toplam geçerli oyların tek başına veya birlikte en az yüzde beşini almış olan siyasi partiler ile en az yüz bin seçmen aday gösterebilir. Cumhurbaşkanı seçilen milletvekilinin Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği sona erer. Genel oyla yapılacak seçimde, geçerli oyların salt çoğunluğunu alan aday Cumhurbaşkanı seçilir. …….” AÇIKLAMA; Madde ile cumhurbaşkanının nitelikleri ve seçim şekli yeniden düzenlenmiştir. 5 yıl görev yapacak olan cumhurbaşkanını, mecliste grubu bulunan partiler, son seçimde %5 oy almış olan partiler ve 100 bin seçmen aday gösterebilecektir. Cumhurbaşkanı partili olabilecektir. MADDE 8- 2709 sayılı Kanunun 104 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “MADDE 104- Cumhurbaşkanı Devletin başıdır. Yürütme yetkisi Cumhurbaşkanına aittir. Cumhurbaşkanı, Devlet başkanı sıfatıyla Türkiye Cumhuriyetini ve Türk Milletinin birliğini temsil …… Cumhurbaşkanı yardımcıları ile bakanları atar ve görevlerine son verir. Üst kademe kamu yöneticilerini atar, görevlerine son verir ve bunların atanmalarına ilişkin usul ve esasları Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenler. …..” AÇIKLAMA; Değişiklik ile devletin başı olan cumhurbaşkanına, cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarma yetkisi verilmiştir. Ancak bu kararname yürütme konu ve yetkisi ile sınırlandırılmıştır. Kaldı ki, Kanunda açıkça düzenlenen konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamayacak, mevcut kanun ile Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çelişirse kanun uygulanacaktır. Yine temel haklar, kişi hakları ve ödevleriyle siyasi haklar ve ödevler Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenemeyecektir. Cumhurbaşkanı ayrıca yönetmelik de çıkarabilecektir. Neticede yasama yetkisi tamamen meclise aittir. Cumhurbaşkanının çıkarabileceği tüm düzenlemeler de meclis denetimine tabidir. Mevcut anayasadan çok da farklı bir durum yoktur. Ayrıca cumhurbaşkanı yardımcıları ile bakanları ve üst düzey kamu görevlilerini atayacak ve görevden alabilecektir.
MADDE 9- 2709 sayılı Kanunun 105 inci maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “E. Cumhurbaşkanının cezai sorumluluğu MADDE 105- Cumhurbaşkanı hakkında, bir suç işlediği iddiasıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının salt çoğunluğunun vereceği önergeyle soruşturma açılması istenebilir. …..” AÇIKLAMA ; Madde ile daha önce olmayan yeni bir hüküm getirilmiştir. Mevcut anayasada cumhurbaşkanı çok geniş yetkilere sahip olmasına rağmen sorumsuzdur. Bu konuda dava açılması da mümkün değildir. Bu yeni düzenleme ile cumhurbaşkanının cezai olarak sorumluluğu getirilmiş, işlediği iddia edilen suçlar bakımından hakkında soruşturma açılması mümkün hale gelmiştir. Hakkında soruşturma açılmasına karar verilen Cumhurbaşkanı, seçim kararı alamayacak,yüce divanda seçilmeye engel bir suçtan mahkûm edilirse görevi sona erecektir. MADDE 10- 2709 sayılı Kanunun 106 ncı maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “F. Cumhurbaşkanı yardımcıları, Cumhurbaşkanına vekâlet ve bakanlar MADDE 106- Cumhurbaşkanı, seçildikten sonra bir veya daha fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı atayabilir. ………… Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olanlar arasından Cumhurbaşkanı tarafından atanır ve görevden alınır. ……….. Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar, Cumhurbaşkanına karşı sorumludur. Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının salt çoğunluğunun vereceği önergeyle soruşturma açılması istenebilir. ……….. Bakanlıkların kurulması, kaldırılması, görevleri ve yetkileri, teşkilat yapısı ile merkez ve taşra teşkilatlarının kurulması Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenir.” AÇIKLAMA ; Bu madde ile yürütme organları belirlenmiştir. Cumhurbaşkanı, halk tarafından seçildikten sonra bir veya daha fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı atayabilecek, Cumhurbaşkanlığı makamının herhangi bir nedenle boşalması, hastalık ve yurt dışına çıkma gibi sebeplerle geçici olarak görevinden ayrılması hallerinde Cumhurbaşkanı yardımcısı Cumhurbaşkanlığına vekâlet edecek ve Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanacaktır. Bakanlar da cumhurbaşkanınca doğrudan atanacaktır. Milletvekili, cumhurbaşkanı veya bakan olarak atanırsa meclisteki görevi sona erecektir. Bu şekilde yürütme ile yasama organı tam olarak birbirinden ayrılmıştır. Ayrıca yürütmeyi de doğrudan halk seçeceği için Türkiye’nin önündeki en büyük engellerden biri olan koalisyonlar da tarihe karışacaktır. Milli iradenin önündeki en büyük engellerden biri olan koalisyonlar, azınlık hükümetleri gibi vesayetçi ayak oyunları son bulacaktır. Yine Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar hakkında görevleriyle ilgili suç işledikleri iddiasıyla, mecliste soruşturma açılması mümkündür.

Bu yazı 3612 defa okunmuştur .

Son Yazılar